En büyük kayıp ölüm değil midir? Peki ben size ölümün bir kayıp olmadığını söylesem ve enerjinin hiç ölmediğini, herhangi bir ölümde bile zihnimizde, sohbetlerimizde, birlikte oluşturduğumuz ya da oluşturmadığımız kendimize ait, herkese, her aileye göre farklılık gösteren değerlerimiz doğrultusunda onları anmalarımızla kişiyi yaşattığımızı, enerjisini hissedebildiğimizi ve en önemlisi hayatımıza onun fiziksel bedeni olmadan devam edebildiğimizi ve etmemiz gerektiğini söylesem. “Ölenin arkasından ölünmez” diye bir söz vardır çok doğru olan. Her birimiz kendimiz için bu hayata geldik. Yanımızda yoldaşlarımız tabi ki olacak, gelmemize vesile olup bizi büyüten ya da büyütemeyen annelerimiz babalarımız tabi ki olacak. Fakat unutulmaması gereken bizler bu hayata bir bütün içerisinde tek başımıza bir amaç için geliyoruz. O da kendimizi keşfederek, olabilmek yolunda doyasıya bir hayat yaşamak. Bir kişinin yolculuğunun bitmesi, bizimkinin de bittiği anlamına gelmez. Hayat, her şey için teşekkür edip her şeye rağmen yaşamaya şükrederek devam etmektir. Diğer türlüsü kendine ihanettir. O zaman en çok korkutacak kayıp kendini kaybetmektir eğer korkularınız varsa.